Ocak 2017 / Kişniş Otu

Cumartesi, Ocak 28, 2017

Ekler Pasta Tarifi

Ekler pasta, Ekler, Pasta, Kremalı, Çikolata, Tatlı, Kedi dili, Tarifi, Şu Hamuru, Kişniş Otu

Geçenlerde paylaştığım Profiterol tarifini biliyorsunuz. İşte bu tarif aynı hamurdan ve kremadan yaptığım Ekler pasta tarifi. Aynı malzemeleri kullandım çünkü ikisinde de ortak malzeme kullanılıyor. Yani Şu hamuru ve iç dolgusu için pasta kreması ve üzerine çikolatalı sos.

Salı, Ocak 24, 2017

İSPANYA MACERASI 2

Kahvaltı: Tuzlular (Kızım CEREN'in gezisinden paylaşımlar)

Bir şeyler yazmak için bile olsa İspanya'yı düşündüğümde aklımda en tatlısından bir salsa müziği duyulmaya başlıyor. Henüz bir aylığına gelip, döndüğünde iki hafta boyunca ağlayan kardeşimin durumuna düşmüş değilim fakat korkuyorum her an bir özlem dalgası yayılabilir. Ihım hemen bu melankolik tavırları bir kenara koyup, sizlere anlatmaya başlıyorum. Günün en erken saatlerinde ne yer ne içer bu İspanyollar, kaşları gözlerinin benzediği kadar yeme alışkanlıkları da bize benziyor mu? Hayal kırıklığını önceden yaratmıştım zaten biliyorum ama tekrar hatırlayayım: Ben gezdiğim hiçbir Avrupa ülkesinde bizimki gibi bir kahvaltı görmedim. Sevgili İspanyollar tuzlu olarak tükettikleri yiyecekleri de aynen tatlılar gibi tek başlarına tüketiyorlar genellikle yani kahvaltılarında tek bir star oluyor, ona odaklanıyorlar. Kahvaltıyla ilgili beni en çok hayal kırıklığına uğratan peynir tüketiminin, benim oluruma göre, az oluşu. Çeşit çeşit peynir var ama o peynirler sofralarda aynı anda görünmüyor pek. İkincisi ve asıl şok ise zeytin cenneti İspanya'nın insancıkları, kahvaltıda zeytin yemiyorlar. Öyle ki Türk Kahvaltısı'nın olmazsa olmazlarını sayarken zeytini duyunca, irkiliyorlar. Biz zeytini yemeklerden önce iştah açsın diye ya da içkiyle atıştırmalık olarak yeriz diyorlar. Bir de bizim kahvaltıda yoğurt yemediğimizi duyduklarında yaşadıkları şok var, o da bana kalsın. Neyse hadi şimdi başlayalım bir bir incelemeye.
                                                        Pan Con Tomate. Domatesli Ekmek.

Pazar, Ocak 22, 2017

FIRINDA ÇITIR TAVUK BAGET

fırın, çıtır, tavuk, tarifi, et, yemek, lezzetli, nefis, baget, kişniş, otu, kisnisotu,
Tavuk bagetler, marine edildikleri tatlı ekşi sos sayesinde lezzet kazanıyor. Fırında da nar gibi kızardıkları için ortaya çok nefis bir yemek çıkıyor. Mutlaka tavsiye edeceğim bir lezzet. İşte tarifi:
FIRINDA ÇITIR TAVUK BAGET TARİFİ
4 kişilik
Malzemeler:
  • 8 adet tavuk baget
  • 1/2 çay bardağı soya sosu
  • 1/2 çay bardağından biraz az elma sirkesi
  • 1 limonun suyu
  • 1 limonun rendelenmiş kabuğu
  • 1 yemek kaşığı bal
  • 1 yemek kaşığı hardal
  • 1 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 çay kaşığı karabiber
Tüm malzemeyi karıştırın. Tavuk bagetleri bu sosa iyice bulayın.
Buzdolabında yarım saat bekletin.
Sürenin sonunda fırın kabına dizin.
Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında üzeri kızarana kadar yaklaşık 30-35 dakika kadar pişirin.
Taze kişniş veya maydanoz serpin.
Pilav, makarna veya patates kızartması eşliğinde servis edin.
Afiyet olsun.

Pazartesi, Ocak 16, 2017

FINDIKLI KUKİ

Fındıklı, Kuki, Tarifi, Kahvaltılık, İkram, Çocuklar için, Kişniş

Bugün sizlerle paylaşacağım Fındıklı Kuki tarifini kızım Ceren verdi. Anneciğim bir tarif aldım. Arkadaşım Begüm'ün annesinin tarifi. Çok nefis ve çok pratik. Mutlaka paylaşmalısın dedi. Özellikle beğeni toplamış ve bana önerilen tarifleri hiç kaçırmam. Hemen yaptım:) Gerçekten nefis oldu. Kıtır kıtır. İçindeki fındıklar o kadar güzel bir lezzet veriyor ki, yedikçe yiyesiniz geliyor.  Ancak birazcık fazla pişirmişim, yaklaşık 1 dakika kadar fazla. Kenar kısımları biraz fazla kızardı. Lezzetinde değişen birşey yok. Hatta bence öyle pişirmeli. Ama resimlerde pek güzel bir görsellik olmadı. Neyse tekrar yaparım dedim. Ve iki kere daha yaptım. Hem normal unla hem glütensiz unla. Nefis mi nefis oldu. Herkes çok beğendi.
Siz de mutlaka deneyin. Büyük küçük herkesin keyifle yiyeceği bir lezzet. Özellikle ertesi gün daha bir güzel oluyor. Sevgili Betül FIRINCI hanıma bu güzel tarif için çok teşekkür ediyorum.
Kuki Tarifi, Fındıklı, Kurabiye, Çay, Kahvaltılık, Çocuklar için

FINDIKLI KUKİ TARİFİ
12 Adet
Malzemeler:
  • 1 yemek kaşığı un (30 gram)
  • 1 adet yumurta
  • 5 yemek kaşığı toz şeker (85 gram kadar)
  • 1 yemek kaşığı sıvı yağ
  • 250 gram kavrulmuş kabuksuz fındık içi


Yumurta, şeker, un ve sıvı yağı  iyice karıştırın. En son fındıkları ekleyin. Karıştırıp, 2 saat buzdolabında dinlendirin.
Kuki, Kurabiye, tatlı, Çay, İkram, Misafir, Kahvaltılık
Fırını 175 dereceye ayarlayın. Yağlı kağıt serili fırın tepsisine yemek kaşığı ile 1 er kaşık koyun. Araları biraz aralıklı olsun. Pişerken biraz yayılıyor. 
Pembeleşinceye kadar yaklaşık 12 dakika pişirin. Afiyet olsun.
NOT: Pişirme süresi fırına göre değişiklik gösterebilir. Kuki, ince olduğu için çok çabuk pembeleşebiliyor. 10. dakikadan sonra gözünüz fırında olsun.
Bir de şekerli sevenler için verdiğim miktar çok iyi. Daha az şekerli sevenler 4 kaşık katabilir. 
Kuki, ertesi gün daha bir lezzet kazanıyor. Tabi kalırsa :))

Salı, Ocak 10, 2017

PROFİTEROL

Profiterol, Tarifi, Tatlı, Kremalı, Çikolatalı, İkram, Misafir, nefis, profitrol, pasta
Bu lezzetli tatlıyı, yılbaşı gecesi için harika gideceğini düşünerek bir kaç gün evvelden yapıp, sizlerle paylaşmak istemiştim. Ama gel gör ki başından sonuna kadar her şey ters gitti. telefonumun kayıt alanı bitince video çekmek eziyet oldu. Çekiyor diye düşünürken aşamaları çekmediğini fark edince neredeyse ağlayacaktım. Ha bu arada tam tepsiyi fırına koyacağım sıra telefonumu hamurların üstüne düşürdüğümü de söyleyeyim. Hem telefon hem hamurlar mahvoldu. Ayrıca arada elektrik kesilmelerinin soktuğu sinir krizini de üstüne tuz biber oldu :)
Sonunda ya sabır diyerek bitirdim. Ama bu sefer de hava karardığı için zaten pek hoş bir ışıklandırmaya sahip olmayan evimde güzel bir fotoğraf çekemeyeceğimden ertesi güne kaldı. Ertesi gün fotoyu çektim ama alışverişe çıkmam gerektiği için sizlerle paylaşmaya vaktim olmadı. Derken yılbaşı gecesi geldi. Hazırlıklar nedeniyle paylaşamadım. Ve bugüne geldim. İnanın o kadar saçma sapan terslikler oldu ki, bu tarifi paylaşıp derin bir oh çekeceğim.

Perşembe, Ocak 05, 2017

İSPANYA MACERASI 1

Gezi yazılarıma bir yenisini daha eklemek için düşünürken bir kaç sene evvel gittiğim Barselona gezim aklıma geldi. Çok keyifli bir yaz haftasıydı. Kızım Ceren'le geçirdiğimiz her günü birbirinden güzel 1 hafta. Gezimin ayrıntılarını hatırlamaya ve bir taslak hazırlamaya çalışırken aklıma güzel bir fikir geldi. Kızımın, şimdi işlerinin yoğunluğu nedeniyle ilgilenemediği Blogunda yazdığı harika İspanya yazıları vardı. Neden onları sizlerle paylaşmayım dedim. Kızıma sordum. Sağolsun olur dedi. Şimdi hiç yorulmadan kızımın harika yorumlarıyla İspanya Macerası adı altında bir kaç bölümden oluşan yazılarım oldu. Umarım bana tembel ve bedavacı demezsiniz :) Gerçi bölümlerin sonunda ben de kısa da olsa bir yazı paylaşmayı düşünüyorum. Şimdi sizleri Ceren'imin keyifli yazısıyla baş başa bırakıyorum. İşte ilk bölüm:
Kahvaltı: Tatlılar
 Havaların bu hali nedir? Tamam kış mevsimindeyiz anladım ama hani şımarık çocuklar gibi "bana nee bana nee" diye ağlayabilirim. Yani insanın boş zamanı olunca havanın karlı, yağmurlu, soğuk falan olması şart mı? Yani ya donacağız ya da dolmuşta falan nemden nefes alamayacak hale geleceğiz. Üstelik de herkes hasta. Resmen 7 gün 24 saat boğucu pazar akşamı hissiyatıyla geçiyor. Evde vakit geçirmek için bundan uygun zaman olamaz! Evde de vakit en iyi okuyarak ya da yazarak geçiyor bu aralar. Hazır havalarla da pek iyi anlaşamazken kendi kendime otur oturduğun yerde ve yaz dedim. Müjdemi vereyim: Sıcak iklime doğru yol alıyoruz. Elimden geleni yapıp, oraların sıcak ve olumlu enerjisini sizlere geçirmeye çalışacağım. Henüz İspanya'ya yol almamış olanlarınız, umarım yazılarımdan sonra elinde haritası, boynunda fotoğraf makinasıyla kendilerini orada bulacaklar.

Barcelona macerası: Bir yılını bu enerjik şehirde geçirmiş şanslılardanım. Döndükten sonra, geçmiş bir yıl için hayat hiç böyle siesta (öğlen uykusu) ile fiesta (festival)arası olmamıştı dedim. İşte o mutlu mesut hissiyatın bir kısmını sizlere geçirebilirsem ne alâ. Şimdi işte oraları anlatmanın zamanıdır. Planım şu: Kahvaltısından Tapasına, Turist Gezisinden Gece Eğlencesine bölüm bölüm anlatmak. Yani tahmin de ettiğiniz gibi ilk yazı İspanyol Kahvaltı Kültürü üzerine. Oralarda olmasa da belki evde denersiniz diye ufaktan tariflerle yazacağım. Giderseniz de nerde bulur, yersiniz onu da söyleyeceğim. Hadi bakalım buyrunuz efendim...
El Desayuno Español. İspanyol Kahvaltısı
Barcelona'ya ilk gittiğim gün, oranın buranın fotosunu çekmekten kendimi alıkoyduğum bir an kendime ilk sorum ne yiyeceğim ki ben oldu. Tabii ki Avrupa'nın hiçbir yerinde buraların ki gibi zengin kahvaltı olmadığını bildiğimden sandviç falan arıyorum. Sonra gözüme bir kafe çarptı oturdum. O gün ne yedim, nasıl yedim anlatmayacağım. Böyle anlatmakla bitecek gibi değil çünkü kahvaltı olayı. Açık net, oralar için zor bir öğün kahvaltı. İspanyol kültüründe kahvaltı diğer öğünlere kıyasla biraz zayıf. Çok çeşit yiyip enerjiyi birden çok şeyden alacaklarına, genellikle daha karbonhidrat ağırlıklı beslenip az miktarda yiyecekten almayı tercih ediyorlar. Buna da bağlı olarak, genellikle, kahvaltıları tatlı ağırlıklı bir öğün haline geliyor. Tuzlu yok demiyorum, hatta bendeniz daha çok tuzluların dan tükettim, ama tatlı yiyecekler büyük bir kesimin tükettiği besin. Ben de size aktarırken tatlı, tuzlu ve içecekler diye ayırdım. Hadi başlayalım.

Torrija(s)Madrid orijinli yumurtalı ekmekler. Fakat son derece tatlılar öyle ki insanı şeker komasına sokabilir. Ama güzel yani herkes evinde damak zevkine göre şekerini ayarlayabilir. Nasıl yapıldığına gelirsek süt, şeker, tarçın ve limon kabuğu tencerede ısıtılıyor. Süt aromaları içine alınca önceden dilim dilim kesilmiş baget ekmeğiyle buluşturuluyor. Ekmeklerin sütü tamamen çekmesi bir saat falan sürüyor. Sonra ekmekleri önce biraz una, sonra yumurtaya bulayıp kızgın yağa atıyoruz. Bana sorarsanız azcık yağla da güzel oluyor ama aslı yağlı tabi. Sonrasında bir tabağa alınan ekmeklerin üzerine şeker ve tarçın karışımı dökülüyor. Bunla da yetinmeyip üstüne bir de tatlandırıcı şurup ekleniyor. İşte size adeta şekerden yapılmış bir kahvaltılık. Tabii şunu söylemem de gerek, İspanyollar tek başına bunun bir ya da en fazla iki tanesini yiyip, kahvaltılarını bitiriyorlar. Düşünebileceğiniz gibi on tane ya da bizim kahvaltının yanına falan konulup zor yani. Gidip dışarıda torrija demenizi tavsiye etmiyorum çünkü yapması oldukça basit ve maliyetsiz. Ama evde bir yapıp deneyin derim. Tadı gayet güzel. Okunuşunu merak edenlere: torriha(s).
                                                           Churros
Churro(s)Torrija'yı sevdim fakat biraz daha çıtır ve küçük olsalar diyeninize gelsin: Churros. Barcelona'da çoğunlukla çikolata sosuyla ve bolca şeker serpilmiş olarak servis edilen Churros, evlerde de kahvaltıda tüketiliyor. Yapılışı ise şöyle: Tencerede su ve tereyağı ısıtılıyor ve eriyince içine un ekleniyor ve iyice karıştırılıyor. Bu aşamadan sonra karışıma şeker, az miktar tuz ve yumurta eklenip cıvık bir karışım elde ediliyor. Daha sonra bu karışım krema şekillendirme aparatıyla 10'ar cm'lik çubuklar halinde kızgın yağa atılıyor. Piştikten sonra ise üzerine Torrijas'da olduğu gibi şeker ve tarçın karışımına bulanıyor. Kahvaltıda yenebileceği gibi günün herhangi bir saati atıştırmalık olarak da yenilebiliyor. Churros'un Meksika'da oldukça sevildiğini de belirtelim. Aslında İspanya'ya da Portekiz'den transfer olduğu, onların da Çinlilerden arakladığı söylentiler arasında. Doğrusunu bilemiyorum tabii ki. Aslen Madrid kahvaltılarının baştacı olsa bile Barcelona'ya da giderseniz Churros deneyin derim. Ben Dulcinea adlı La Rambla'ya oldukça yakın olan, Petritxol Sokağında (Carrer de Petritxol) yediğimi beğenmiştim, size de tavsiye ederim. Nasıl okuyacağız diyenlere: çurro(s).
                                                         Magdalena
Magdalena(s). İspanyanın Aragon özerk bölgesinden yayıldığı söylenen küçük pofuduk kekler. Kahvaltıda çoğunlukla tüketilen kekler, meyveler veya çikolata gibi malzemelerle tatlandırabiliyorsunuz. Benim de orada bulunduğum sürede gün içinde tüketmeyi en sevdiğim hamur işlerindendi. Yapılışı ise: Şeker ve oda sıcaklığındaki tereyağı iyice karıştırılıyor. Karışımın içine sırayla yumurta, kabartma tozu, un ve herhangi bir ek malzeme katılarak tek tek çırpılarak yediriliyor. Sonra da kağıt kek kalıplarının içinin yarısı dolacak şekilde doldurulup, fırına veriliyor. Bu kekçiklerin en güzel yanı da 10 lu paketler halinde marketlerde satılıyor olması. Ben La Rambla üzerinde bulunan Carrefour'dan alıyordum, tatları da gayet güzeldi. Tavsiye ederim.
                                                       Rosquilla

Rosquilla(s). Donut severlere gelsin Rosquilla. Tatlı ötesi bu hamur işinin alışıla gelenden farklı bir tarfini sizinle paylaşacağım. Sevgili bir dostumun büyükannesinin tarifini. Şöyle ki yumurta, süt, zeytin yağı, limon kabuğu, bir tutam tarçın ve bir tutam öğütülmüş anason karıştırılıyor. Başka bir kapta karıştırılan un ve kabartma tozuna elde edilen karışıma dökülüyor ve kulak memesi kıvamında bir hamur elde edene kadar elle yoğuruluyor. Sonra uzunlamasına elle yuvarlanıp dört-beşer cm lik kalınlıkta kesiliyor ve ortası elle delinip şekil veriliyor. Elde edilen rosquillas kızgın yağa atılıyor. Son olarak fazla yağı peçeteyle alınıp, tarçın ve esmer pudra şekeriyle kaplanıyor. Aslına bakarsanız dışarıda da kafelerde de resimde gördüğünüz gibiler satılmıyor değil fakat tadı ve görünüşüyle farklı olan büyükanne tarifini bulma imkanınız çok düşük. Kolları sıvayıp kendiniz yapmaktan başka çareniz yok gibi. Okunuşu: roskiya(s).

Bollería. Genellikle yağlı milföy hamuruyla yapılmış hamur işleri. Fotoğrafta da görüldüğü üzere kruvasan da dahil olmak üzere farklı çeşitleri vardır. Genellikle dışarıda yapılan hızlı kahvaltılarda, her türlü kafede bulunduğundan tercih ediliyor. Kahvaltıda bu kadar tatlı hamur işi tüketmeye alışık olmayan bizler için ise gün boyu tap tatlı atıştırmalık işte. Lakin uyarmadı demeyin, ne kadar erken yerseniz taze bir hamur işi bulma ihtimaliniz o kadar artar, zira çoğunlukla bayatlamış ve tadı kaçmış hale geliyorlar. Eğer kruvasan ya da milföyle yapılan bu hamur işlerinin delisi iseniz ya da iyisinden denemek istiyorsanız Barcelona'da La Rambla üzerindeki Escriba adlı pastaneye uğrayınız. Bu pastanenin kökeni 1906 yılına dayanıyor. Barcelona'daki herhangi bir pastaneden daha pahalı olduğunu söyleyebiliriz ama bana sorarsanız her kuruşuna değiyor. Escriba'yı anlatmaya kalksam ürünleri ve tarihi hakkında uzunundan bir yazı çıkar meydana. Bakarsınız önümüzdeki günlerde yazarım. Yeter ki siz gidin, görün ve tadın. Okunuşu: boyerya.

İspanyollar kahvaltıda hamur işi dışında şekerli olarak bal, reçel ya da marmelat da tüketiyorlar. Çoğunlukla evde yapılan kahvaltıları zenginleştiriyor bunlar diye düşünüyorum çünkü ben dışarıda pek rastlamadım. Zaten herhangi bir yerde İspanyol Köy Kahvaltısı falan gibi bir şey görürseniz şaşırın! Eğer ciddi ciddi öyle bir şeyler falan görürseniz de deneyin ve bana da anlatıverin. Evet kahvaltıda yenilen tatlılardan benim seçtiklerim bu kadar. Tabii ki benim bilmediğim ve çok lezzetli bir şeylerin de olabilitesi var fakat en yaygınları bunlar. Bana güvenebilirsiniz efendim. Siz bunların ağırlığından kurtulmadan, tuzlulardan ve içeceklerden bahsetmek olmaz diyorum. O nedenle burada mola verip, bir sonraki paylaşıma atıyorum taşı. 

KAYNAK:
http://expresssociety.blogspot.com.tr/2012/02/havalarn-bu-hali-nedir-tamam-ks.html

Salı, Ocak 03, 2017

FIRINDA KIYMALI PIRASA

Fırında, kıymalı, pırasa, tarifi, lezzetli, değişik, yemek, sebze, kişniş, otu
Hani bazen aynı yemekleri yapmaktan sıkılırsınız ya da evde bulunan malzemeleri beğenmeyip, değişik bir şeyler yapmak istersiniz. İşte öyle bir günümde buzdolabındaki tek sebze olan pırasayı zeytinyağlı veya sulu yemeğini pişirmek istemeyince bu yemek ortaya çıktı. Bütün malzemeleri karıştırıp fırına verince börek lezzetinde bir yemek oldu. Eşim, ne kadar güzel olmuş. Annemin yaptığı kömbeye benzemiş dedi. Bence siz de deneyin. Arada değişiklik her zaman iyidir. İşte tarifim: