EKMEK HAMURUNDAN ZEYTİNLİ ÇÖREK

Geçenlerde kahvaltı için yaptığım çok basit bir tarifi sizlerle paylaşacağım. Ekmek hamuru ile yapılıyor. Hamur hazır olunca yapımı da kısa sürüyor. Çok güzel bir kahvaltılık. Denemenizi öneririm.
EKMEK HAMURUNDAN ZEYTİNLİ ÇÖREK
13-14 Adet
Malzemeler:

• 3 ekmek hamuru
• 200 gram siyah zeytin
• 2 çorba kaşığı salça
• 1/2 çay bardağı sıvı yağ 
• 1 yemek kaşığı tereyağı

Siyah zeytinlerin çekirdeklerini çıkartın ve küçük parçalar halinde doğrayın.
Tereyağını eritin ve ılınmasını bekleyin. Sıvı yağla karıştırın.

Salçayı da ekleyerek iyice karıştırarak salçanın erimesini sağlayın.

Ekmek hamurunu 1-2 kez yoğurun. 2 parçaya bölün. 

Yağladığınız bir zeminde yarım santim kalınlığında bir hamur olana kadar ellerinizle veya bir merdane ile hamuru açın.

Üstüne salçalı karışımdan bolca sürün.

Diğer hamuru ister başka bir yerde aynı ebatta ve aynı şekilde açın. ya da açılmış hamurun ortasına koyup, parmak uçlarınızla hafifçe bastırarak ve yayarak diğer hamur ebadında açın. Üst üste iki hamur elde edin.

İki kat olan hamurun üst katını kalan salçalı sosla yağlayın ve zeytinleri üzerine yayın. 

Size yakın olan kenarından başlayarak uzun bir rulo olacak şekilde yuvarlayarak katlayın.

Orta kısmı uçlarından daha kalın olursa yine hafifçe bastırarak biraz inceltebilirsiniz.

Keskin bir bıçak yardımıyla  2 cm. kalınlığında rulolar kesin.

Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine biraz aralıklı olarak yerleştirin.

Kalan sos varsa üstlerine sürebilirsiniz.

Tepsiyi ılık bir yerde 30 dakika mayalanmaya bırakın. (Ben fırını 10 dakika boyunca 50 dereceye ayarlayıp sonra ısıyı kapatıp 30 dakika bekletiyorum. Sizde öyle yapabilirsiniz)

30 dakika mayalanma sonunda 170 dereceye ayarladığınız fırında 20 dakika pişirin.

Afiyet olsun.

ETLİ NOHUTLU TOPALAK

Günlerdir beni yatağa düşürüp, dövülmekten beter eden gribi atlatmaya çalışırken bir yandan da aklım blogumda idi. Her gün taze hazırlayıp içtiğim şifa çayı, ayrıca kefir ve şalgam suyu, pancar turşusu ve tel şehriyeli tavuk suyu çorba ile  bardak bardak su sanırım birazcık iyi geldi. Bugün biraz toparlanmaya başladım. Keşke bütün bu faydalı ve koruyucu şeyleri çok daha önce içmeye başlasaydım. Belki grip yakınımdan bile geçemezdi. Bin pişmanın ama olan oldu. Şimdi her gün inşallah yarına iyi olacağım diyerek 4 gündür yatak döşek yatıyorum.

Yine de bugün biraz canlanınca hemen bir tarif yazayım dedim. Kızımın ve annemin kendini yorma, bak yarın daha kötü olursun azarlamalarına rağmen bu tarifi yazdım. Umarım yarına gerçekten kötüleşmem. Yoksa kızımdan çekeceğim var demektir :))

PANCAR TURŞUSU

PANCAR TURŞUSU
Malzemeler:

• 1 kg. pancar
• 1 su bardağı üzüm sirkesi
• 1/2 su bardağı pancarın haşlama suyu
• 8-10  diş sarımsak
• 1/2 yemek kaşığı toz şeker
• 1,5 yemek kaşığı tuz

Pancarın kabuklarını soyun. İri parçalar halinde doğrayın. Üstüne çıkacak kadar kaynar su dökün. Kaynara çıktıktan sonra yaklaşık 25 dakika pişirin.

Pancarları sudan çıkarıp soğumasını bekleyin. 

Sarımsakların kabuklarını soyup ikiye bölün.

Üzüm sirkesi, su, toz şeker ve tuzu karıştırın. (Boş bir kavanoza koyup çalkalayarak hem kolayca karıştırmış hem de toz şeker ve tuzun çabuk erimesini sağlamış olursunuz.)

Doğradığınız pancarları kavanoza yerleştirin. Aralarına sarımsaklardan serpiştirin. 

Hazırladığınız suyu üstüne dökün. Arada kavanozun yanlarına hafifçe vurarak hem oluşan hava kabarcıklarını yok etmiş olursunuz. Hemde suyun boşluklara iyice dolmasını sağlarsınız. Ya da temiz bir bıçağı bir kaç yerine sokup çıkararak havasını alabilirsiniz.

Eğer kavanozda hala su alacak yer kaldıysa kaynatılıp soğutulmuş su ekleyerek kapak hizasına kadar tamamen dolmasını sağlayın. 

Kapağını sıkıca kapatın. 10-12 gün serin ve loş bir yerde bekletiniz.

NOT: Öncelikle ben serin yer bulamadığımdan buzdolabında beklettim.  

Bu tür kavanozlarda bekletilmesi gereken reçel, salça ve turşu gibi hazırlıkları yaparken kavanozların iyice yıkanmış ve sterilize edilmiş ve iyice kurulanmış olmasına dikkat etmelisiniz. Ben kaynatacak büyüklükte tencerem olmadığı için iyice yıkayıp duruladıktan sonra çaydanlığımda kaynamakta olan  suyun buharında yarım saat bekletiyorum. Tabi kapağına da aynı işlemi uygulamayı unutmayın.

SUSAMLI TUZLU KURABİYE

SUSAMLI TUZLU KURABİYE
4-5 Kişilik
Malzemeler:

• 2 su bardağı un
• 1/2 su bardağı tereyağı
• 1/4 su bardağı sıvı yağ
• 1/2 su bardağı yoğurt
• 1/2 tatlı kaşığı tuz 
• 1/2 tatlı kaşığı toz şeker
• 1 yumurta
• 1/2 paket kabartma tozu
• 1/2 su bardağı susam

Tereyağını eritin ve ılımaya bırakın. Yumurtanın sarısını ve beyazını ayırın. Beyazını bir kaba alıp çatalla çırpın. Susamı da ayrı bir kaba alın. Fırını 170 dereceye ayarlayın.

Geniş bir kaba unu ve kabartma tozunu koyup, karıştırın. Ortasını havuz gibi açın. Ilınmış tereyağını, sıvı yağı, yumurta sarısını, tuzu ve toz şekeri ve yoğurdu ortaya koyun. Parmaklarınız yardımıyla sıvı malzemenin birbirine karışmasını sağlayın.

Sonra unla karıştırarak kulak memesi yumuşaklığında güzel bir hamur elde edene kadar 5 dakika yoğurun.

2 parçaya bölün. 2 parmak kalınlığında rulolar yapın. İşaret parmağınız  uzunluğunda parçalar kesin.

İster her yerini isterseniz sadece üst kısmını önce yumurta akına sonra susama bulayın. Yağlanmış veya yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine dizin.

Önceden ısıttığınız fırında üzeri kızarana kadar yaklaşık 30 dakika pişirin.

NOT: Kurabiyeleri istediğiniz gibi şekillendirebilirsiniz. Çubuk, simit, yuvarlak veya dikdörtgen her türlü çok güzel oluyor.

Bu kurabiyeye tuz ve şeker aynı miktarda katıldığı için hiç biri baskın değil. Biraz tuzlu isterseniz toz şekeri azaltabilir veya tuzu biraz çoğaltarak daha tuzlu kurabiye elde edebilirsiniz. Kıtır kıtır ağızda dağılan güzel bir kurabiye. Çay saatinde ve kahvaltıda çok iyi gidecek.

Çerkes (Çerkez) Tavuğu

Uzun zamandır vermeyi istediğim bir tarifti. Nihayet dün aklıma geldi. Yaptım. Güzel oldu. Ben içine ceviz giren her şeyin güzel olacağına inanıyorum. Çerkes tavuğunda da bolca ceviz var.

İsminden de anlaşılacağı gibi Çerkeslere özgü bir yemek. Unla yapılanına Şıpsi deniliyor. 
Çerkes tavuğunun yapılışında ufak değişiklikler olabiliyor. Ben iki türlüsünü de yaparak lezzet kontrolü yaptım. Birinde tavuk parçaları didiklenip servis tabağına yayılıyor ve boza kıvamında hazırlanan cevizli ekmekli malzeme üstüne dökülüyor. Kırmızı biberli yağ gezdiriliyor.
Diğerinde ceviz, ekmek içi ve tavuk etinin büyük bölümü boza kıvamına getirilip, kalan tavuk etleri iyice didiklenip, bu bulamaca katılıyor. Çoğunluk kararıyla 2. tarifi daha lezzetli bulduğumuz için size bu tarifi vereceğim.

ARPA ŞEHRİYELİ PİRİNÇ PİLAVI

Daha önceden pirinç pilavı tarifi vermiştim. Sade, nohutlu, havuçlu, bademli şam fıstıklı ve Özbek pilavı. Bilmiyorum unuttuğum var mı? Aaa evet bir de iç pilav tarifi vermiştim.Şimdi de en sık yapılan pilav tarifini vereyim dedim. Arpa şehriyeli pirinç pilavı ilk tercih edilen ve en fazla yapılan pilav. Arpa şehriye yerine tel şehriye kullanılarak ta yapılıyor.

Bugün kuru fasulye ve pilav günüm olduğu için ikisinin de tarifini vereyim dedim. Ama inanılmaz bir şey, kuru fasulye 2. saatini devirdi. Hala pişmedi. Bu nasıl bir fasulye anlayamadım. Sanırım 10-15 senelik. Kurumuş kupkuru olmuş. Ne suya doydu ne de pişmeye. Neyse sabırla pişmesini bekliyorum. O arada pilavın tarifini vereyim dedim. Çünkü hava karardı. Şu andan sonra fotoğraf çekemem. Fasulyeyi inşallah yarına vereceğim. Tabi sabaha kadar pişerse :)))

ARPA ŞEHRİYELİ PİRİNÇ PİLAVI

4 kişilik
Malzemeler:

• 1,5 su bardağı pirinç 
• 1/2 su bardağı arpa şehriye
• 1 yemek kaşığı sıvı yağ
• 1 yemek kaşığı tereyağı
• 3 + 1/4 su bardağı su (tavuk suyu ve su karışımı olabilir)
• 1 tatlı kaşığı tuz

Yapılışı:

1. Pirinci ayıklayın. Yıkayın ve süzün.
2. Bir tencereye sıvı yağı ve tereyağını koyun. Eriyince arpa şehriyeyi ekleyip, rengi koyu sarı olana kadar kavurun.
3. Süzdüğünüz pirinci ekleyin. 4-5 dakika kadar kavurun. Suyu ekleyin. Tuzunu katın.
4. Kaynamaya başlayınca ocağın ateşini kısın ve kısık ateşte suyunu çekene kadar yaklaşık 20 dakika pişirin.
5. Ocağı kapatıp, demlenmesi için temiz bir bez veya kağıt havlu ile tencerenin ağzını örtün. Kapağını da kapatıp 10 dakika kadar demlendirin.

NOT: Güzel bir pilav için öncelikle pirinciniz mutlaka pilavlık olsun. Ben genelde Baldo veya Osmancık kullanıyorum.

Pirincin nişastası gidene kadar bol suda yıkanması ve süzülmesi gerekiyor. Su berraklaştığında yıkanmış demektir.

Önceden tuzlu ılık suda bekletiyseniz uzun süreli kavurmaya gerek yok. Pirinçler parçalanabilir. 1 dakika kadar kavurmanız yeterlidir.

Tavuk veya et suyu ya da hazır bulyon kullanırsanız çok daha lezzetli olacaktır. Bulyon tuzlu olacağı için tuzu kontrol ederek ve azaltarak katın.

Normalde pirinç su ölçüsü 1 bardak pirince 1,5 bardak su veya 1 bardak pirince 2 bardak su dur. Bu  pirinçten pirince biraz değişiklik gösterir.

Ben her zaman 1 bardak pirince 1,5 bardak su şeklinde yapıyorum. Genelde yeterli geliyor ancak son 5-6 dakika kala pilavı kontrol edip gerekirse 1/4 bardak kadar sıcak su ekliyorum.

Burada 3,5 su bardağı su katmamın nedeni ise arpa şehriyenin pişme suyunu eklememdir.

PANCARIN FAYDALARI

PANCARIN FAYDALARI NELERDİR?

Pancarın 2 çeşidi vardır. Şeker pancarı ve Kırmızı pancar. Şeker pancarı adından da anlaşılacağı gibi şeker yapımında kullanılıyor.

Kırmızı pancar ise benim burada bahsedeceğim , sofralarımızda tükettiğimiz ıspanakgillerden ve toprak altında ki yumrularını kullandığımız şifa deposu bir sebze. Yemeklerde, salatada ve turşusunu yaparak tükettiğimiz bir besin. (Bu arada turşusunu 10 gün evvel yaptım. Yarın kontrol edip sizlerle paylaşacağım.)

CEREN BÖREĞİ

Şimdi tarifini vereceğim böreğin adını Ceren Böreği koydum. Çünkü tarifini kızım verdi. Evdeki malzemeleri katarak yapmış. Çok güzel oldu deyince ben de denedim. Gerçekten güzel oldu. Hem lezzetli hem doyurucu ve hem de bol vitaminli bir börek. Umarım siz de denersiniz.

KUYMAK "MIHLAMA" TARİFİ

Karadeniz yöresinin bu  lezzetli tarifini ilk olarak, yıllar evvel Trabzon'da tatmıştım. Görev gereği kaldığım 4 yıl boyunca da bolca yemiştim. Kuymak, mısır unuyla ve bol peynirle yapılıyor ve sünen peyniri gördükçe yedikçe yiyesiniz geliyor.  Aslında basit ve az malzemeli bir tarif. Biraz da kalorili. Ama o kadar lezzetli ki keyifle yiyorsunuz. Kahvaltıda ya da yemek olarak ta tüketiliyor.

İstanbul'a geldikten sonra ara sıra aklıma gelince yapıyordum. Geçenlerde Bahçelievler Yayla' da bulunan Eroğlu Peynircisinden bir şeyler almaya gitmiştim.

Peynirci dememe bakmayın aslında satmadığı şey yok. Her türlü kahvaltılık, doğal köy ürünleri, ceviz, kayısı gibi yemişler saymakla bitmeyecek lezzetler.

Kuymaklık KEBİR peyniri orada gördüm.  Üzerinde kuymağın tarifi yazıyor. Bende sizler için alıp, üzerindeki tarife göre denedim. Harika oldu. 

KUYMAK (MIHLAMA)

4-5 Kişilik
Malzemeler:

• 2 yemek kaşığı mısır unu
• 2 yemek kaşığı tereyağı
• 1,5 su bardağı su
• 2 su bardağı rendelenmiş Kebir kuymak peyniri (paketin yarısı)
• 1 çay kaşığı tuz

Kebir peyniri rendeleyin.
Tavaya tereyağını koyun. Eriyince mısır ununu ekleyin. 1-2 dakika karıştırarak kavurun.
Suyu ekleyin. Bir iki kere karıştırarak mısır ununu dağıtın.
Kaynayıp bulamaç haline geline kadar 2 dakika pişirin. Rendelediğiniz Kebir peyniri katın. Eriyene kadar karıştırın.
Ocağı kapatın. Servis edin.
NOT: Tuzunu isteğinize göre artırabilirsiniz.

ELMALI KEK (TART)

Bugün sizlere, cumartesi günü yaptığım elmalı kekin tarifini vereceğim. Elmalı kekimi tart kabında yaptım. Hem onun şeklini aldığı için hemde ince bir kek olduğu için tıpkı tarta benziyor.
Tarifi özellikle dün vermeyip, tartın bir gün sonra ki lezzetini de öğrenmek istedim. Genelde tatlılar ve pastalar, kekler bir gün sonra çok daha güzel oluyorlar. Tartım ilk gün güzel ama 2. gün çok daha güzel olmuştu. Tavsiye edeceğim bir lezzet. Mutlaka bir kere bile olsun deneyin. Beğeneceksiniz.

ELMALI  KEK (TART)

10-12 Kişilik

Malzemeler:

• 3 adet oda sıcaklığında yumurta
• 100 gram eritilip soğutulmuş tereyağı veya margarin
• 1 yemek kaşığı sıvı yağ
• 1 su bardağı toz şeker 
• 2 yemek kaşığı yoğurt
• 1,5 su bardağı un 
• 1 paket kabartma tozu
• 1 paket vanilya
• 4 adet sert tatlı kırmızı elma
• 1 tatlı kaşığı tarçın

Fırını 180 derece ayarlayın. Tart kabını veya  düz yayvan bir kalıbı yağlayın. 

Çıkarırken kolaylık olması hem de yapışmaması için varsa kalıptan biraz daha uzun bir yağlı kağıtla kaplayın. 

Unu, kabartma tozunu ve vanilyayı karıştırın ve mümkünse eleyin.

Oda sıcaklığında ki yumurtaları derin bir kaba kırın. Toz şekerin 1 tatlı kaşığını elmaların üstüne dökmek için ayırın. 

Kalanını yumurtalara ekleyerek kabarana ve rengi açılana kadar çırpın. 

Sonra sıvı yağı, tereyağını ve yoğurdu katın. Bir kaç kere karıştırın. Kuru malzemeleri ekleyin. 1 dakika kadar karıştırın. Yağladığınız kaba dökün.

Elmaların kabuğunu soyun. Önce 2 ye sonra onları da 2 ye bölün. İç çekirdek kısımlarını temizleyin. İncecik dilimlere ayırın. 

Ayırdığınız 1 tatlı kaşığı toz şekeri ve tarçını elmaların üstüne dökün ve iyice karıştırın.

Dilimlediğiniz elmaları kekin üstüne istediğiniz şekilde dizin.

Önceden ısıttığınız fırında önce 15 dakika turbo olarak sonrasında ise 15 dakika alttan ısıtarak pişirin. Fırından alıp 5-6 dakika dinlendirin ve kalıptan çıkarın. Soğumaya alın. Afiyet olsun.

NOT: Elmaların kesilmesi biraz zor olsa da dilimleri yine de güzel kesebiliyorsunuz. 

İsterseniz dış kısıma 1 sıra olarak elma dizerek de yapabilirsiniz. 

Pişirilirken ilk 15 dakika normal pişirip diğer 15 dakika da alt kısmının pişirilmesinin nedeni alt tarafının daha fazla kızartılarak sertleşmesini, kıtırlaşmasını ve tarta benzemesini sağlamaktır. 

Bir de elmaların yanmasını önlemektir. 
Her fırının ısısında değişiklikler olabileceğini düşünerek kekin altının yanmaması için 10. dakikadan sonra arada altını kontrol ederseniz iyi olur.

Bu çok sade bir kek hamuru oluyor. İsterseniz içine ceviz veya fındık katabilirsiniz.

ZEYTİNYAĞLI ISPANAK

ZEYTİNYAĞLI ISPANAK

3-4 Kişilik

Malzemeler:

• 2 bağ ıspanak (1 kg)
• 1 adet orta boy kuru soğan 
• 4 yemek kaşığı sıvı yağ
• 1 tatlı kaşığı salça
• 1 kesme şeker
• 4 yemek kaşığı pirinç
• 1.5 su bardağı su
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 1/2 çay kaşığı karabiber
• Sarımsaklı yoğurt (servis için)

Ispanakları bir kaç defa iyice yıkayın. Süzün. Küçük parçalar halinde doğrayın. Pirinci ayıklayın, yıkayın ve süzün. Soğanı yemeklik doğrayın.

Tencereye sıvı yağı koyun. Isınınca küçük doğradığınız soğanı katın. Soğanlar sararınca salçayı ekleyin. 1-2 kez karıştırın ve ıspanağı katın.

Ispanakları bir kaç kez karıştırdıktan sonra pirinci, tuzu, şekeri, karabiberi ve suyu ekleyin. 

Kaynayınca ateşi kısın ve pirinçler yumuşayana kadar yaklaşık 20 dakika pişirin. Sarımsaklı yoğurt ile servis edin.

NOT: Zeytinyağını bir kaşık kullanır ve şekeri katmazsanız çok güzel diyet yemeği olacaktır.

SOSLU KARNABAHAR PANE

Karnabaharı herkes sevmez. Hele pişirirken ağır bir kokusu vardır ki onu koklayan kesinlikle sevmez. Kokusunu ben de sevmiyorum. Ama o kadar yararlı bir sebze ki. 

Ayrıca o kadar lezzetli yemekleri var ki. Ben bir kaç tanesini yapmıştım. Karnabahar Çorbası, Karnabahar Musakka, Karnabahar Graten. Lezzetleriyle karnabaharın kokusunu gerçekten unutturuyorlar. Ben de yararını bildiğim için tabi birde kışın çok fazla sebze çeşidi olmadığı için elimden geldiğince fazla yapmaya çalışıyorum. 

Geçen manavda küçük ve bembeyaz çiçek gibi karnabaharı görünce hem o günkü yemeğin adını koyduğum hem de yeni bir tarif bulduğum için pek rahatladım. 

Evimizde pek fazla kızartma yapılmadığı için karnabahar paneyi kırk yılda bir yaparım. O kadar uzun zamandır yapmamışım ki ne kadar lezzetli olduğunu unutmuşum. 

Sabah 9,5 ta kızartma yaparken hala kahvaltımı yapmamıştım ve tadı tuzu nasıl olmuş diye ağzıma bir lokmacık attım. Sonra 2. ve 3. derken baktım bitireceğim. Anlayacağınız çok güzel olmuştu. 

Yanına domates sosu yaptım. Biraz ekşi bir sos. Ben paneye çok yakıştığını düşündüm. Kızartmanın ağırlığını ekşiliği ile dengeliyor. Ancak kızım Yasemin çok ekşi buldu. Hardallı bir sos daha iyi olur dedi. Onu mu kıracağım. Hardallı mayonezli sosta yaptım. 
Akşam domates sosun hepsini eşim bitirmişti. Çok beğenmiş. Sizde isterseniz ikisini de yapın. İster her hangi birini. Hangisi hoşunuza giderse. İsterseniz sadece yoğurtla da çok iyi gider. Seçenekler benden,  seçip uygulamak sizden. Şimdiden afiyet olsun.

Kırmızı Lahana Salatası

Kırmızı Lahana Salatası

4-6 kişilik
Malzemeler:

• 1/2 kırmızı lahana
• 1 su bardağı yoğurt
• 1 dilim bayat ekmek içi
• 2 yemek kaşığı zeytinyağı
• 1 diş sarımsak
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 1/2 çay kaşığı sirke
• 1 tepeleme tatlı kaşığı mayonez (isteğe bağlı)
• 1 çay kaşığı kırmızı pul biber (üzerini süslemek için)

Baklava Yufkasından Peynirli Cevizli Börek

Hem hafta sonu kahvaltısı için güzel bir şey yapayım dedim. Hem de yeni lezzetli bir tarif vermek istedim. 

Ne yapayım diye düşünürken canım arkadaşım Yasemin'in mutlaka yapman gereken harika bir tarif deyip önerdiği baklava yufkasından cevizli ve peynirli börek aklıma geldi. Yaptım. Lezzeti gerçekten dediği kadar varmış. Çıtır çıtır bir börek oldu. 

Ben son iki ruloyu, ayrı malzemeyle yapıp nasıl olacaklarını denemek istedim. Trabzon tel peyniri vardı. Çok yağlı ve kaşar peyniri gibidir. Onunla denedim. Bir ruloyu da tel peynir ve sucuklu denedim. Tek kelimeyle hepsi de bir harika idi. Dün yaptım ve bugün hala aynı çıtırlıkta idi. Mutlaka ama mutlaka deneyin derim. Favoriniz olacak. Yasoş'um tarif için çok teşekkürler.

GLUTENSİZ PATATESLİ EKMEK

İçinde gluten olmadan pişen ekmeğin lezzetsiz olacağını düşünüyor olabilirsiniz.
Bildiğiniz gibi gluten, buğday, arpa ve çavdarda ve tabi ki bunlardan üretilen yan ürünlerde bulunan bir bitki proteini. Glutensiz un bu ürünler olmadan hazırlanıyor. Yani mısır veya pirinç gibi bitkilerden elde edilen unların karışımından oluşuyor. Piyasada büyük marketlerde bulabilirsiniz. Genelde glutene aşırı duyarlılığı olan kişilerce tüketiliyor. Çölyak hastaları gibi.
Oysa bir çoğumuz glutene duyarlılık taşıyor olabiliriz.
Çünkü günlük yaşantımızda yaşadığımız bir çok rahatsızlıklar vücudumuzun, sindirim sistemimizin glutene olan reaksiyonu sonucu oluşmaktadır. Yemeklerden sonra kendimizi yorgun hissetmek, gaz, kabız, ishal, şişkinlik, kilo problemleri, cilt sorunları, gözlerde yanma, kızarma, migren, depresyon, kronik yorgunluk vs.

Bunların hepsi  glutene olan duyarlılığınız nedeniyle olabilir. Öncelikle size kendinizi dinlemenizi öneriyorum. Yukarıda saydığım rahatsızlıklardan bir çoğu sizde var ise basit bir kan testi yaptırarak hangi gıdalara duyarlılığınız olduğunu anlayabilir. Çölyak hastası olup olmadığınızı öğrenebilirsiniz.

Bu noktada şunu da söylemeliyim ki illa hasta olmanız gerekmiyor. Glutensiz beslenme günlük hayatınızda ve devamında kendinizi daha hafif, mutlu, daha formda hissetmenizi sağlıyor. 

Küçük kızım da bir kaç haftadır glutensiz beslenmeye karar verdi. Kendisine glutensiz ekmek almaya başladım.
Özellikle beslenmemizde en sık kullandığımız buğday unu maalesef tatlı, tuzlu her yiyecekte kullanılıyor. O yüzden biraz zorlanarak ta olsa glutensiz beslenmeye devam edecek. İstanbul'da belediyenin halk ekmek büfelerinde glutensiz ekmek satılıyor. Bugün ekmek bulamayınca hemen evde yapayım dedim. Kollarımı sıvadım. Kilerimde marketten aldığım glutensiz un vardı. Az da olsa kızıma yetecek kadar ekmek yaptım. Gerçekten nefis oldu. İşte tarifi:

GLUTENSİZ PATATESLİ EKMEK

Malzemeler:

• Glutensiz un (250 gram) (Sinangil Glutensiz un marketlerde var)
• 1 paket kuru maya
• 1 çay kaşığı toz şeker
• 1 adet orta boy patates
• 1 tatlı kaşığı tuz
• 3 yemek kaşığı sıvı yağ
• 1 su bardağı ılık su (200 ml)
• susam veya çörek otu (isteğe göre üzeri için)

Öncelikle patatesi haşlayın. Soğuyunca iyice ezin veya rendeleyin. 

Küçük fırın tepsisini yağlayın. Mümkünse yağlı kağıt serip kağıdı hafifçe yağlayın. Fırını 180 dereceye ısıtın.

Suyun yarısını küçük bir kaba alın. İçine toz şekeri ve kuru mayayı katın. Bir kere karıştırıp üstünü kapatın. Kabarması için bir kaç dakika bekletin.

Hamuru yoğuracağınız kaba unu, rendelediğiniz patatesi, tuzu ve beklettiğiniz mayalı suyu katın. ve yoğurmaya başlayın. kalan suyun hepsini birden dökmeyin. Yavaş yavaş dökerek yoğurun. Kulak memesi yumuşaklığında (hafif ele yapışabilir) bir hamur elde edin.

İster bir adet yuvarlak bir ekmek olarak ya da 2 veya 3 parça küçük ebat ekmek şeklinde eşit parçalara ayırın ve önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında üzeri kızarana kadar 30-35 dakika pişiriniz.
Piştikten sonra bir kaç dakika bekleyin ve tel ızgara üzerinde iyice soğuyana kadar bekletin. Afiyet olsun.

NOT: Pişme süresini  30-35 dakika verdim. Yine de siz 25. dakikadan sonra ekmeklerin üzerinin kızarıp kızarmadığını sık sık takip edin. 
Belli dakikadan sonra çok çabuk kızarmaya başlıyor. Hamuru tepsiye koyarken elinize yapışmaması için elinize bir kaç damla sıvı yağ damlatın. Ellerinize ve parmaklarınıza yayın. Hamuru tuttuğunuzda yapışmayacaktır. Sizde kolayca tepsiye yerleştirebilirsiniz.